Büyükada Gezi Rehberi ; Mutlaka Yapılması Gereken 6 Şey

Büyükada gezi rehberi hazırlamak aslında hem çok kolay hemde oldukça zor. Neden derseniz , Büyükada ismiyle çelişse de insanları küçücük ayrıntılarla mutlu etmeye hazır bekleyen bir cevher gibi. Her sokağında , içinde barındırdığı her mekanla eski İstanbul günlerini anımsatan koca bir tarih, rengarenk begonvil ve ortancaların süslediği sokaklarında inanılmaz bir huzur ve çocukken okuduğumuz onca kitaba ilham vermiş hayal gibi hayatlar barındırıyor.

Büyükada gezi rehberi olmazsa olmazı , bir bisiklet kiralayıp adayı keşfedin.

Saati 7.5 tl günlüğü 15 tl’ye adanın çarşısında adım başı bulunan bisikletçilerden bisiklet kiralayın ve rüzgarla gelen deniz havasını içinize çeke çeke adayı keşfedin.
Lütfen ama lütfen adayı gezmek için fayton kullanmayın. Hayvanlara yapılan eziyetlere ortak olmayan bilinçli turistlerden olalım hep birlikte.

Yol uzun ama mükafatı muhteşem ,Aya Yorgi Tepesine çıkın.

Adanın en güzel manzarasına sahip tepeye çıkmak her ne kadar yorucu da olsa gene de dayanın. Emin olun sonuna kadar hak ediyor.
Hazır tepeye çıkmışken acıkmış midenize bir güzel ziyafet çektirin ve tepede ki restoranda güzel bir yemek yiyin. Eğer ben restoranda yemek istemiyorum derseniz de büfesinden bir şeyler alıp manzaraya karşı piknik de yapabilirsiniz.

https://www.instagram.com/p/BztQXxtgEAI/

Manzaraya karşı kadeh tokuşturup eski İstanbul’u düşünün.

İsterseniz Aya Yorgi’ye giden yol üstünde, isterseniz deniz kenarında isterseniz de Aya Yorgi tepesinde denize karşı birer kadeh tokuşturup bol bol sohbet edin. Eski zamanlardan kalma bu adada insanlar nasıl yaşamıştır acaba? Ne kadar sakin ve huzurlu bir hayatları olduğunu düşünsenize şehirlerde  boğulan bizlere göre.

Büyükada gezi rehberi lezzet avı ;  Prinkipo dondurmacısında dondurma yiyin.

Bu kızda hep boğaz düşünüyor demeyin ama burası adanın en meşhur dondurmacısı. Önermez isem olmazdı. Bu yüzden de rakiplerine oranla da çok daha fazla ilgi görüyor. Ve bence bunu gerçekten de hak ediyor. Leziz meyve dondurmalarının içindense  benim en  sevdiğim karadutlu dondurma oldu. Adını adanın eski Yunancadaki ismi Prinpikos’tan alan bu dondurmacı kesinlikle denemeye değer.

Adanın güzel plajlarında denizin tadını çıkarın.

Adada denizin tadını çıkarmak için çoğu kişi plajlara bile gitmeyip direk limanın çevresinde denize giriyor. Ama sağlıklı olmadığını düşündüğüm için ben eğer yüzmek istiyorsanız her bütçeye hitap eden plajları tavsiye ederim. Plajların fiyatları 20-50 tl arası değişiyor. Ve plajlara gitmek için tekneler vapur iskelesinin sol tarafından kalkıyor.

Yıkılmakta olan Rum Yetimhanesini görün.

Burası ilk önce otel olarak planlanmış ama daha sonra izin verilmediğinden satılmış ve yetimhane olarak işletilmiş. Zaten yapıyı gördüğünüzde böyle büyük ve güzel bir arazinin ilk başta yetimhane olarak planlanmadığını tahmin edersiniz. Binanın o kadar güzel bir manzarası var ki. En tepede ve ormanın içinde olması da cabası. Bu bina Avrupa’nın en büyük ahşap yapısı. Ama ne yazık ki yıkılmak üzere. O yüzden belki de burayı son görenlerden biri olabilirsiniz.

 

İnstagram: Yineyolda